Kendi İşçimiz Yerine Ukrayna İşçisine Destek Oluyoruz ! Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Adayı Erol Sarıal, destek ziyaretlerine devam ediyor.Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Batı Karadeniz Sorumlusu ve aynı zamanda Küresel sürtükler isimli kitabın yazarı olan Erol Sarıal, Cumhuriyet Halk Partisi Çatalağzı Belde örgütünü ziyaret etti.
Ziyarette Zonguldak’ın, bölgenin ve ülkenin menfaatlerini korumak için milletvekili adayı olduğunu belirten Erol Sarıal partililerden kendisine destek olunmasını istedi. “Zonguldak’ta maden kömürü var, koklaşabilir metalürjik kömür var, 3 milyar dolara yakın dışarıdan kömür alıyoruz. Oysa bu kömürün büyük bir bölümü Zonguldak’tan çıkarılabilir. Demir çeliklerde ısıtmada, sanayide kullanılabilir. Yatırım yapılması gerekiyor. 3 milyar dolar dışarı kaynak aktarıyoruz. Yani Ukraynalıya, Ukrayna işçisine, efendim Güney Afrika, Avustralya işçisine kaynak aktarıyoruz, kendi işsizlerimiz burada dururken” Diyen Erol Sarıal aynı şekilde Tarım’da da bugün 20 milyar dolar dışarıdan tarım ürünlerine, et ürünlerine, hayvan ürünlerine kaynak ayırdıklarını belirtti ve ekledi: “Yani biz Amerika’nın çiftçisini, Yunanistan’ın çiftçisini, İngiltere’nin et çisini desteklerden kendi ovalarımız kendi bitkilerimiz ürünlerimiz üretilmiyor” dedi.

Erol Sarıal partililere hitaben yaptığı konuşmada kendi adaylığı konusunda destek isteyerek şunları söyledi:“Evet değerli arkadaşlar. Bugün Çatalağzı’nı ziyaret ediyoruz. Ziyaretimin amacı belli. Kamuoyunca zaten biliniyor. Daha önce 5 tane ilçemizi ziyaret ettim. Şu anda 32 beldemiz var bildiğim kadarıyla. yanılmıyorsam bu beldelerin yaklaşık 20-25’ini de ziyaret etmiş bulunuyorum. Biliyorsunuz ülkemiz hızla seçimlere doğru gidiyor. Bu seçimlerde Zonguldak’tan en fazla oyu alacak şekilde bir çalışma yürütüyoruz hep birlikte; Atatürkçüler, Cumhuriyet halk partililer, sosyal demokratlar, ülkenin birliğini ve bütünlüğünü düşünen, ülkenin dış güçlere karşı bağımsızlığı kaygısı olan, ekonomik anlamda sosyal devlet kaygısı olan tüm kitleler ülkemizde uçuruma doğru giden ekonomik yapıyı, siyasal yapıyı ayrıştırıcı çalışmalardan ülkeyi kurtarmak için büyük bir çaba içerisinde. Ben de bugün Ankara’dan geliyor, genel merkze de görüşmelerimiz oldu. Bu seçimlerde yöntemlerin ne olacağına ilişkin görüşmeler, fikirlerimiz ve düşüncemiz soruldu. Sanıyorum aday belirlemeleri Cumhuriyet Halk Partisi’nde eskisi gibi yöntemler olmayacak, büyük oranda buralara, belde yöneticilerine ilçe yöneticilerine ve il yöneticilerine ve daha geniş anlamda halka dayanacak. Yani muhtarlarımızın düşünceleri alınacak, yöneticilerimizin ve üyelerimizin düşünceleri alınacak. Bunların bir harman şeklinde eğer gelecek hafta farklı bir karar verilmese belki üye ile önseçimde söz konusu olabilir. Bunlar net değil ama biz bugüne kadar Türkiye’de, Zonguldak’ta, bulunduğumuz bölgede Kilimli’de, Çatalağzı’nda hangi çalışmaları yaptıysak çalışmalara devam edeceğiz.
MADEN: UKRAYNA İŞÇİSİNE, EFENDİM GÜNEY AFRİKA, AVUSTRALYA İŞÇİSİNE KAYNAK AKTARIYORUZ,
Aday olmasak bile ama ülkemizin içine düştüğü bu kriz, birincisi ekonomik kriz büyük bir sorun arkadaşlar. Burada Zonguldak’ta yaşıyoruz, Zonguldak’ta maden kömürü var, koklaşabilir metalürjik kömür var, 3 milyar dolara yakın dışarıdan kömür alıyoruz. Oysa bu kömürün büyük bir bölümü Zonguldak’tan çıkarılabilir. Demir çeliklerde ısıtmada, sanayide kullanılabilir. Yatırım yapılması gerekiyor. 3 milyar dolar dışarı kaynak aktarıyoruz. Yani Ukraynalıya Ukrayna işçisine, efendim Güney Afrika, Avustralya işçisine kaynak aktarıyoruz, kendi işsizlerimiz burada dururken.
TARIM: BİZ AMERİKA’NIN ÇİFTÇİSİNİ, YUNANİSTAN’IN ÇİFTÇİSİNİ, İNGİLTERE’NİN ET ÇİSİNİ DESTEKLERDEN KENDİ OVALARIMIZ KENDİ BİTKİLERİMİZ ÜRÜNLERİMİZ ÜRETİLMİYOR
Tarımla ilgili bir takım incelemeler yaptım, arkadaşlar Türkiye kendisine yeten ülkeler arasında 7 ülkeden birisi iken 10-15 yıl önce bugün 20 milyar dolar dışarıdan tarım ürünlerine, et ürünlerine, hayvan ürünlerine kaynak ayırıyoruz. Yani biz Amerika’nın çiftçisini, Yunanistan’ın çiftçisini, İngiltere’nin et çisini desteklerden kendi ovalarımız kendi bitkilerimiz ürünlerimiz üretilmiyor. Halk çünkü pahalıya geliyor mazot fiyatlarını biliyorsunuz 4 TL’ye dayandı mazot fiyatları. Gübre fiyatları keza öyle. Türkiye’nin her yerinde böyle sadece Zonguldak’ta böyle değil. Biz eğer Atatürkçüysek, biz eğer sosyal demokratsak kendi kaynaklarımızı hareket geçirerek işsizlerime iş bulmak, Zonguldak’tan göç olmaması için ailelerimizi burada tutacak bir gelire sahip etmek durumundayız. Ben şahsen buna adayım.
HUKUK DEVLETİ DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE TERÖRLE UZLAŞMA YAPMAZ
Öte yandan biliyorsunuz Güneydoğu’da bir terör olayı söz konusu. Terör örgütü açıklama yapıyor. Biz diyor silahlarımızı elimize alıyoruz bize Türk Silahlı Kuvvetleri, bize Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, bize anayasa ve yasalar boğun eysin diyor. Yani dikkat ederseniz Eylül-Ekim ayında terör örgütü tek yanlı ya da iki yanlı barış ilan ediyor ama doğu da ki hava koşulları düzeldiğinde savaş ilan ediyor. Biz Türk halkı olarak terör örgütüne boyun eğecek bir ülke değiliz çünkü terör direkt kürdünü türkünü hedef almakta, Türkiye’nin hukukunu hedef almakta, hukuk devleti dünyanın hiçbir yerinde terörle uzlaşma yapmaz. Elinden silahı bırakmadığı sürece terörle mücadele eder. Kim olurla olsun silahları elinde olan teröristlerle pazarlığa oturursak bu şu demektir. Siz 30 yıldır iyi savaştınız biz baş edemedik gelin size boyun eğiyoruz anlaşma yapalım demektir. Buna asla razı değiliz. Ülkemizde kan dökülmesini istemiyoruz. Doğrudur sonuna kadar barış istiyoruz ama İspanya sadece iki askeri öldü diye 2000 yılından 2006 yılana kadar tüm ETA teröristlerinin ele başlarını tutukladı, siyasi partilerin yöneticileri de dahil. İngiltere IRA ile mücadele etti. Bugün Srilanka’da Tamillerle mücadele ediliyor. Bir ülke kurumlarıyla hükümetiyle askeriyle, polisiyle, yasalarıyla terörle mücadele edemiyorsa o ülke artık devlet olmaktan çıkmıştır. Yani bunu bu şekilde kavrayacağız. Bazı arkadaşlarımızın terörle işte pazarlık yapalım, onların dediğini yapalım gibi bugün gazetelerde açıklamalar var. Bazı siyasi partilerin efendim Abdullah Öcalan’ın dediğini yapalım, kan dökülmesin gibi Tabi ki kimse kan dökülmesin istiyor, sonuna kadar barışçıyız ama terör örgütünün Amerika’ya yaslandığını, terör örgütünün isteklerini de Türkiye’ye dayatanların silahlı PKK’ya yaslandıklarını bilmemiz gerekiyor.
HALKIMIZI KORUMAYAN ÜLKEYE HUKUK DEVLETİ DENMEZ
Halkımız korumamız gerekiyor. Halkımızı korumayan ülkeye hukuk devleti denmez. Hukuk devletinin gereği terörle mücadeledir. Öte yandan ABD ve Avrupa ile ilişkilerimizde deminde söyledim tarımda, hayvancılıkta, sanayide Türkiye’nin çıkarları göz önüne alınması gerekir. Türk halkının çıkarlarının göz önüne alınması gerekir. Yani Azerbaycan’da bugün topraklarının beşte birinin Ermen işgali altındayken biz Ermenistan7a diyemeyiz ki gelin sizi koruma altına alalım. Sınırları aşalım sizi besleyelim diyemeyiz. Dememiz gerekir ki onların Amerika’nın Türkiye’nin hatta siz Azerbaycan’da ki işgali kaldırın, dünyanın en iki iyi komşusu, dostu biz olacağız denilmesi gerekir. Tabii ki barış güzel bir şey ve hepimiz barıştan yanayız. Solculuğun, sosyal demokratlığın, Cumhuriyet Halk Parti ideolojisinin Atatürk ideolojisinin, barış ideolojisi olduğunu bilmemiz gerekiyor. Atatürk hiçbir ülkenin iç düzenine bakmadan komşusunun hepsiyle ikili dostluk anlaşması yaptı. Biz ülkede halkımızın can güvenliğini, namus güvenliğini, mal güvenliğini koruyan bir anlayış içerisindeyiz. Tüm kamuoyunun bunu bilmesi isteniyor.
TÜRKİYE’NİN BİRLİĞİNİ, BÜTÜNLÜĞÜNÜ, ÇAĞDAŞLIĞI İSTEYEN KESİMLERDEN GERİCİLİĞE VE BÖLÜCÜLÜĞE KARŞI OLAN KESİMLERDEN DESTEK İSTİYORUM
Evet bizim adaylığımız böyle bir adaylık. Biz Türkiye’nin ekonomik, demokratik, siyasal sorunlarına, tam bağımsızlığına, ülkenin dünya ulusları karşısında geçmişte Cumhuriyet döneminde olduğu gibi kürdünün, türkünün, lazının, çerkezinin, alevisinin, sünnisinin birlik içinde başı dik bir ülke ve halk olması için mücadele edeceğiz. Bu anlamda da ben Zonguldak’ta tüm arkadaşlardan, yöneticilerimizden, Cumhuriyet Halk parti’nin üyelerden, delegelerden ve tüm Türkiye’nin birliğini, bütünlüğünü, çağdaşlığı isteyen kesimlerden gericiliğe ve bölücülüğe karşı olan kesimlerden destek istiyorum arkadaşlar. Sizlerden bu desteği istiyorum. Yani gönlünüzde başka adaylarda varsa ilk üç sırada Erol Sarıal’ı yazmanızı istiyorum. Zonguldak’ı ve ülkemizi meclis kürsüsünde en iyi şekilde temsil edeceğimden hiç kuşkunuz olmasın. Katıldığınız için, çok güzel bir karşılama yaptığınız için hepinize çok teşekkür ediyorum. Değerli başkanıma da bu organizasyondan dolayı teşekkür ediyorum”
Haber Kaynağı: Ercan Demir