KESK Çaycuma Bileşenleri grev hakkını yok sayan yasa taslağı hakkında basına açıklamalarda bulundu.Kamu emekçilerinin grevli toplu sözleşme talebinin kabul edilmediği 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nun TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'na gelmesi nedeniyle, KESK ülke genelinde eylem ve etkinliklere başladı. Eğitim Sen Çaycuma Temsilciliği binasında KESK Çaycuma Bileşenleri adına açıklama yapan SES Zonguldak Şubesi Örgütlenme Sekreteri Cemil Satılmış, TBMM Başkanlığına gönderilen ve grev hakkı içermeyen yasa tasarısını kabul etmeyeceklerini belirterek, “Komisyonlarda görüşüldükten sonra TBMM Genel Kuruluna sevk edilecek olan yasa sürecinin her aşamasına, tüm olanaklarımızı ve enerjimizi kullanarak müdahil olmaya devam edecek, eylem ve etkiliklerimizi artırarak sürdüreceğiz” dedi.
KESK Çaycuma Bileşenlerine bağlı sendikaların yöneticilerinde bulunduğu basın toplantısında konuşan SES Zonguldak Şubesi Örgütlenme Sekreteri Cemil Satılmış şunları söyledi: “Bakanlar Kurulu'nda görüşülmesi yaklaşık üç aydır bekletildikten sonra onaylanarak 23.01.2012 tarihinde TBMMBaşkanlığına gönderilen 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasa Tasarısı ile hedeflenen "düzenlemeler" KESK'i bir kez daha haklı çıkarmıştır. Meclis'e sevk edilen tasarısına bakıldığında sürecin baştan sona kandırma ve oyalamadan ibaret olduğunun adeta belgelendiği görülmektedir. Üçlü Danışma Kurullarında konfederasyonların görüşlerinin taslağa yansıyacağını ve kamu emekçilerinin toplu sözleşme hakkının gereğinin yapılacağına dair söz verenler, bırakın haklarımızı savunmayı aylardır kamu emekçilerini oyalamanın sonucunda konfederasyonlara başka Bakanlar Kurulu'na başka taslak verecek kadar gözlerini karartmıştır. Kısacası bugüne kadarki pratiğinde defalarca şahit olduğumuz gibi, AKP hükümeti bu konuda da takiyede sınır tanımadığını göstermiştir.
Tasarı ile toplu görüşmeden bile daha geride bir düzenleme getirilmek istenmektedir. Hizmet kolu toplu sözleşmelerine yer verilmeyen tasarı ile sendikaların varoluş gerekçesi ortadan kaldırılmak istenmektedir. Hizmet kollarına ait mali ve sosyal haklar toplu görüşmelerde olduğu gibi genel toplu sözleşme görüşmelerinin bir parçası olarak ele alınacaktır. Bu düzenleme ile yüzlerce belediyede yapılan toplu sözleşmeler de yok hükmünde sayılmaktadır. AİHM kararları ve uluslararası sözleşmeler hiçe sayılarak yerel yönetimlerin toplu sözleşme yapmasına yasak getirilmektedir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir toplu sözleşme düzeni ya da örneği yoktur. Varsa da bunun “toplu sözleşme” olarak adlandırılması mümkün değildir.
Tasarıya göre toplu sözleşme süreci sonunda anlaşma sağlanamaması halinde, konu 3 gün içinde Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna götürülecek. Hakem Kurulunun kimlerden oluşacağı ise tasarıda detaylarıyla belirlenmiştir. Buna göre 11 kişilik Hakem Heyetinin başkanı da dahil 3 üyesi Bakanlar Kurulu tarafından, 4'ü de Bakanlar tarafından seçilmiş olurken, sadece kalan 4 üye hükümetten bağımsız belirlenecek. Tasarıda Hakem Heyetinin yapısı şöyle tarif edilmektedir:
Toplu sözleşmeyi sadece konfederasyonlarla yapılacak olan genel toplu sözleşme ile sınırlayan yasa tasarısında grevli toplu sözleşme hakkımız yasal teminat altına alınmadığı gibi örgütlenme özgürlüğünün önündeki engeller de varlığını korumaktadır.
